Hep Aynı Terane…

5 Şubat 2014 » 2020 Görüntülenme»

197588_157647390962204_7997988_n

   2010-2011 sezonu hepimiz için rüya gibi bir sezondu. 5 yıllık hasret bitiyor, takımımız sonunda layık olduğu yer olan süper lige geri dönüyordu. Şüphesiz bu başarıda en büyük pay takımı tek bir maçta bile yalnız bırakmayan, her maç stadı dolduran, maç biletlerini günler öncesinden tüketen büyük Samsunspor taraftarınındır. Fakat başarımızdan pay kapmaya çalışanları da unutmamak gerek. 2011 yılının haziran ayına denk gelen seçimler nedeniyle birçok siyasetçi stada gelip reklamlarını çok güzel yapmış hepimizden daha çok Samsunsporlu olmuştu. Maç sonlarında takımdan önce tribüne koşanlardan tutunda mitinglerde Samsunspor atkısını boynundan düşürmeyenlere kadar hepsi bu şehrin en büyük değerlerinden biri olan Samsunsporu reklamlarını yapmak, seçmene ‘Bu şehrin çocuğuyuz oylarınızı bize verin.’ demek için kullanmıştır. Havada uçan primler, kulüp ziyaretleri vs. vs. hepimizin bildiği şeyler.

 Peki lige çıktığımızda ne oldu? Hepimizin bildiği bir ismi yazsak gayet güzel anlaşılır. Suat Kılıç. 6222 sayılı sporda şiddet yasası ile bir önceki sezon melek olan taraftar bir anda şeytan görülmeye başlandı. Buna karşın bir başka takımın bir İstanbul takımının maçında tribünde yer aldı ve o takım taraftarının muhteşem küfürleri sonrasında ‘atmosfer muhteşem.’ tweetini attı. Oysa bizim taraftarlarımız yıllarca beklediği, özlediği süper ligde ilk maçında ‘İ… T… olmazsın şampiyon’ ve ‘Bizim için … koy’ tezahüratları yüzünden ceza alırken bu maçtan sonra futbolculardan bile önce tribüne koşan Suat Kılıç susmaktan öteye gidemedi. Malum takımın maçına o takımın renklerinde kravat takıp giderken bizim maç davetlerimizi ‘Ben spor bakanıyım, tarafsız olmam gerek.’ diyerek geri çevirdi.  Suat Kılıç’ın bu tutumu yıllardır bize bir faydası dokunmayan siyasetin bir kez daha bizi hayal kırıklığına uğratması anlamına geliyordu. Değinmek istediğim bir diğer isimde Tarık Cengiz. Kazım Yılmaz döneminde asbaşkandı. Samsunspor’un en zor dönemlerinden birinde Kazım Yılmaz’ın antidemokratik tavırları(!) nedeniyle 24 yönetici ile birlikte görevinden istifa ederek Samsunspor’u büyük bir çıkmaza soktu. Bugün CHP büyükşehir belediye başkan adayı. Kimsenin Samsunsporluluğunu tartışmak hakkım değil ama kulübe en ufak bir faydası dokunmayan Suat Kılıç ve kulübü büyük bir çıkmaza iten adamlardan biri Tarık Cengiz Denizlispor ile yaptğımız maçta tribündeydi. Dediğim gibi kimsenin Samsunsporluluğunu tartışamam ama bu 2 şahsın yıllar sonra seçim arifesinde tribünde olmaları bana tuhaf geldi. Bana tuhaf gelen bir diğer nokta ise Samsunspor adına açılmış bazı twitter ve facebook hesapları ile taraftar gruplarımızdan birisinin bu olaya sevinmesi, bu insanların reklam çalışmalarını desteklemesi. Siyasetin futbola bugüne kadar tek bir faydası dokunmamıştır. Özelliklede Samsunspor’umuza. Üni-sam’ın bir üyesi olarak bu tutumlar bana ilginç geldi ve yazmak zorunluluğu istedim. Umarım yapılan yanlışsa bir an önce bu yanlışlardan dönülür ya da ben yanlış düşünüyorumdur Samsunspor’umuzu çok güzel günler bekliyordur.

   Değinmek istediğim bir diğer noktada tribünümüzde sayıları gün geçtikçe artan kardeş takım atkıları, formaları, polarları. Tamam aramızın iyi olduğu kulüpler var. Ama tribünde biz Samsunspor’u destekliyoruz. Diğer takımlara yaranmak, onlara şirin görünmek için yapılan bu davranış iyice kontrol edilemez bir hal aldı. Umarım bu davranışında bir an önce önüne geçebiliriz.

Uğur İvgen 5.2.2014

Haberi Paylaş
Etiketler

One Response to Hep Aynı Terane…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir